Devletin bir tarafında ‘Cumhurbaşkanı’, diğer tarafında ‘Belediye Başkanı’ ve gündemin getirdiğiyle kamuoyu önünde ilginç dönem tırmanıyor.

Belediyelerin SGK’ya borçlarının kesilmeye başlanmasıyla bir başka gerilim yaşanmıştı.

…Ve!

Sonrasıyla…

Devletin ve siyasetin iki tarafını karşı karşıya getiren karşılıklı açıklamalarla tansiyonun yükseldiği ve düşmediği görülüyor.

Zira…

CHP’nin yönetimindeki büyük belediyeler ve siyasal iradesi, ‘cezalandırılma’ tepkisinde bulunuyorlar.

Açıkçası…
AK Parti’nin, muhalefet belediyelerindeki yüksek bütçeli sosyal hizmetlerin, yürütülen siyasal rekabete tahvil edilmesinden rahatsızlık yaşıyor.

Birkaç gün önce…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı’ndan sonra basına açıklamalarda bulunuyordu.

…Ve!

Belediyelerin borçları gündemde!

Erdoğan’ın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a yeni talimatıyla tartışmalar yeniden alevlendi.

Işıkhan’a, belediyelerden borçların geri dönüşü için “Kendilerini daha kararlı bir şekilde silkelemende fayda var.” diyordu.

Bu talimat…

Dün;

İstanbul’daki belediye töreninde, ana muhalefetin gündeminde önemli bir yer tutuyordu.

Halkın önünde;

Tepki ortaya konuldu!

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, bir parti ya da bir avuç insanın değil halkın belediyeleri olduklarını öne çıkardı.

Ardından…

İktidara verdiği mesajıyla “Gücümüzü sadece halktan ve haktan alırız. İktidarın da tahammül edemediği gerçek budur.” deniliyordu.
…Ve!

Cumhurbaşkanı’nın talimatına odaklandı.

Üslubu sertleşti!

Sözünü esirgemeyen İmamoğlu, “Akla bak, ‘Silkeleyin belediyeleri’…hadi gel de silkele o zaman.” ifadesini kullanmaya kadar vardı.

Ana muhalefet lideri Özgür Özel de, “Zaten vatandaş sizden yaka silkiyordu ilk seçimde sizi sırtından silkeleyip atacak Tayyip Bey.” diyordu.

Devlette;

İlginç fotoğraf!

Bir ‘Cumhurbaşkanı’ ile ‘Belediye başkanı’ arasında ciddi bir gerilim var, böyle fotoğrafa rekabet anlamını yüklüyor.

Belediyeler de, devlet!

Velakin…

Cumhurbaşkanı adaylığı ve seçimleri rekabeti, iktidar ile muhalefetin arasında geçen yılki sandıkla başladı ve sürüyor.

İmamoğlu’nun, arkasında toplum desteğine sahip olduğunu gösteren ve yerel seçim sonuçları ile anketleri gösteren üslubu var.

Erdoğan da, ülke yönetiminde kendisini tutan toplumsal desteği ortaya koyan mesajlar kullanıyor.

En başa dönersek;

Bir belediye başkanı

Sahada ve kürsüde oluşturduğu açık hareket alanı ve eylem politikasıyla korkusuzca anılan cumhurbaşkanı rekabetiyle yoluna tam gaz devam ediyor.