Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yerinde olsaydık, şu günlerde telefonunun diğer ucunda Bursa olurdu.
…Ve!
İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Serdar Atilla Erdem’e, “Son açıklamanızı değerlendirmek üzere, Yönetim Kurulu’nuzu konuk etmek istiyoruz.” denilirdi.
“Bursa büyürse, Türkiye büyür” diyenler oluyor, ama endişeyi sürdürecek ve arttıracak anlayışla büyüme sürmesin.
Erdem, kaçak konutlaşma ve sanayileşme, depreme dirençli kent ve dönüşüm gayesiyle söylenmesi gerekeni söyledi.
Gıda ve barınma ihtiyacının karşılanması ve niteliği, Türkiye’nin bekası için de önem taşıyor.
Tarım ve hayvancılık için çiftçinin, yaşanabilir ve depreme dirençli yapılar için müteahhitlik koşulları önem taşıyor.
Alanı gereğiyle;
Kamusal açıdan…
İMO Bursa Şubesi’nin açıklamalarındaki tespitler de, eleştiriler de, öneriler de, siyaset üstü anlayışla devlet katında değerlendirilmelidir.
Böyle derken…
İnşaat sektörü ve paydaşları için;
Kamusal ortak doğru ve disiplini en başta iradesiyle kabul edecek ve uygulayacak ama ayakta tutacak düzenlemelere de ihtiyaç var.
Her fırsatta;
Yaşanabilir planlı kentleşme ve deprem gündemini öne süren ve etkinliklere imza atan mesleki ve sektörel sivil toplum örgütleri var.
Kentsel, ortak doğrularda;
Aynı sağduyu içerisinde olmalılar, devletin kurumları; belediyelerle ilişkilerde de böyle olguyla hareket etmeliler.
…Ve!
Sektörel akademik meslek odalarının kamu ve kent adına politikaları, beklenti ve hedefleriyle ortak bağ kurulmalıdır.
Hükümet olarak da;
Hem hizmet alan taraf olan toplumu hem de üreteni gözeten anlayışını, kamusal düzen ve hukukla bağdaşan yeni düzenlemelere odaklanmalıdır.
İmar, dönüşüm ve yapı denetimi yasaları ve yönetmeliklerinden, müteahhitlik ve şantiye şefliğine kadar, el atılması gereken mevzuat meselesi çok.
İşte!
Kentsel dönüşüm!
Olası;
Yeni büyük afette;
Olan, cana olacak!
Çözümün adresi;
İktidarı ve muhalefetiyle siyasiler!